Poodle Toy'larda Ne Tür Sağlık Sorunları Görülür?
Batı Avrupa’da 400 yıldan bu yana bilinmekte olan bu ırkın Fransa'dan köken aldığı kabul edilmiş ve Fransa'nın resmi köpek ırkı olarak kayıtlara geçmiştir. Ortalama yaşam süreleri 10-12 yıl olarak kabul edilse de doğru ve iyi bir bakım ile bu süreyi 14 -18 yıla kadar çıkarmak mümkün olabilir. Birçok köpek gibi sağlıklı olsalar dahi yatkın oldukları bazı sağlık sorunları mevcuttur.
Poodle Toy cinsini en çok etkileyen hastalıklar; Diabetes Mellitus (Diyabet), Distichiasis, Hyperadrenocorticism, Göz kirpiklerinde büyüme, Progresif retina atrofisi (PRA), Epilepsi Legge Perthes hastalığı, Von Willebrands hastalığı (vWD), Cilt tümörleri, Katarakt, Kulak problemleri, Cushing hastalığı, Mesane taşları şeklinde sıralanabilir.
Diabetes Mellitus
Diabetes mellitus, bilinen adı ile şeker hastalığı, insülin hormonunun yetersiz olmasına bağlı olarak vücuttaki şekerin kullanılamamasıyla ortaya çıkan kronik, hormonal bir hastalıktır. Diabetes mellitus, orta yaşlı ve yaşlı olan köpeklerde daha sık görülür. Yavru ya da genç (Juvenile) formdaki Diabetes, genellikle köpek 1 yaşına gelmeden ortaya çıkar. İyi bakılan köpekler, hastalık ortaya çıktıktan sonra 5-7 yıl daha yaşayabilirler. Hastalığın çok ciddi boyutlara ulaştığı ve gerekli tedavinin uygulanmadığı köpeklerde ise bu süre 3 yıla kadar düşebilir.
Diabetes mellitus belirtileri; polyuria (çok idrara çıkma), polydipsia (çok su içme, aşırı susuzluk), iştah artışına rağmen kilo kaybı, halsizlik, görme bozukluğu, ani körlük, vücuttaki yaraların geç iyileşmesi şeklinde sıralanabilir.
Şeker hastalığının neden olabileceği bazı hastalıklar da mevcuttur. Bu hastalıklar genellikle düzensiz ya da yüksek giden kan şekeri sonucunda meydana gelir. Bu hastalıklar; özellikle dişetlerinde enfeksiyon, karaciğerin aşırı keton üretmesi, katarakt, pankreas yangısı, damar yapılarında bozulma, deri problemleri, böbrek ve karaciğer problemleri, kaslardaki fonksiyon bozukluğu nedeni ile oluşan kas zayıflığı.
Hyperadrenocorticism —Cushing Sendromu
Batın bölgesinde böbreklerin önünde iki adet adrenal bez bulunur. Bu bezler vücudun düzenli çalışmasına yardımcı olmak için birçok hormon salgılarlar. Bu hormonlar; seks hormonları, kortizon, aldesterone vb. Cushing sendromu, adrenal bezlerinin vücudun ihtiyaç duyduğundan daha fazla kortizon salgılaması sonucu ortaya çıkan bir hastalıktır. Bu hastalık genellikle orta yaş ve yaşlı köpeklerde daha sık görülür.
Hastalığın belirtileri ise; aşırı su içme, sık idrara çıkma, batın bölgesinde şişkinlik, tüy yapısında bozulma, tüy kaybı, simetrik tüy dökülmesi, kronik olan deri problemleri, kas güçsüzleşmesi, idrar yollarında enfeksiyon oluşumu, deride kalsiyum birikmesi şeklinde sıralanabilir.
Kulak Problemleri
Özellikle sıcak yaz günlerinde, kulaklar için ekstra önlem alınmalıdır. Çünkü yüksek sıcaklık mikroorganizmaların daha çok yayılmasına neden olacaktır. Kulak enfeksiyonları genellikle kulak iltihabına neden olur. Dış kulak iltihabı ise en sık karşılaşılan kulak problemlerindendir.
Kulak iltihabı, her zaman kulakta oluşan enfeksiyonlar ile alakalı olmamakla birlikte genel nedenleri; mantar, virüs, alerji, bakteri ve kulaktaki yabancı cisimler olarak sıralanabilir. Belirtileri ise; kulak bölgesinde oluşan koku, kulaklarını sürekli kaşıması, kulak iç bölgelerinde oluşan pullanma ve döküntüler, şişlik, kızarıklık, kulak iç bölgesinde ağrı ya da hassasiyet.
Kulak enfeksiyonları, kulak iltihabına göre çok daha ciddi bir problemdir. Kulak enfeksiyonunu erken teşhis etmek ilerleyen dönemlerde yaşanabilecek olan, denge kaybı, kulaktan sıvı salgılanması, davranışlarının değişmesi gibi sonuçların önüne geçecektir. Kulak enfeksiyonlarını önlemenin ilk önemli koşulu aşıların tam olarak yapılmasıdır. Köpeklerin kulakları her zaman temiz ve kuru tutulmalıdır.
Von Willebrands Hastalığı (VWD)
Üç farklı vWD türü vardır, Tip 1 en yaygın olanı ve en kolay tedavi edilen türüdür. Hemofili, kanın sürekli kanamasını engelleyen pıhtılaşmayı engelleyen biz bozukluktur. Von Willebrands hastalığı, köpek kan bozukluklarından en bilinenidir. Bu hastalığın belirtileri değişebilmektedir. Hemofili tarafından etkilenen köpeklerin dışkı ya da idrarlarında kanama görülebilir. Bazı köpeklerde yalnızca uyuşukluk ve halsizlikle de kendini gösterebilir. Bu durum kan hücrelerinin vücut etrafında oksijen taşıması ile alakalıdır. Kan dolaşımını bozan nedenler köpeğin oksijen kaynağını azaltarak onun yorgun ve halsiz kalmasına neden olur.
vWD hastalığı köpekler de bulaşıcı değildir. Bu hastalık kalıtsal olarak ebeveynlerinden geçmiş olmalıdır. Köpekler hastalığa sahip olmadan sadece taşıyıcı konumunda olabilirler. Gerekli tedavi süreci, köpeğin hastalık türüne ve ne kadar etkilendiğine göre değişiklik gösterir. Hafif ve orta düzeyde etkilenmiş olan köpeklerde tedavi ihtiyacı çok azdır ve köpek aktif bir yaşam geçirebilir. Daha ciddi şekilde etkilenmiş olan köpeklerde ise kanama atakları olabilir ve kan nakline ihtiyaç duyulabilir.
Cilt Tümörleri
Tümör, kontrolsüz hücre büyümesidir. Deride görülen tümörler, sertleşmiş kitleler ya da yumuşak kitleler şeklinde görülebilir. Erişkin ve yaşlı köpeklerde, alt dokulara yayılma özelliğine sahip ve kötü huylu yumuşak doku tümörleri sıklıkla görülmektedir. İyi huylu tümörler içerisinde en sık karşılaşılanı Lipomlardır. Kalça, bacak, gövdede deri altına yerleşebilen bu tümörleri yağ dokularından ayırt etmek zordur. Sarı, beyaz renkli ve yumuşak doku olarak ortaya çıkar.
Progresif Retina Atrofisi (PRA)
Genetik olan bu hastalık, kuşaktan kuşağa geçebilir. Retina, göz içerisindeki odak ışığı elektriksel uyarım haline çeviren, bu uyarımı göz sinirine taşıyan özel hücreler içerir. İlerleyici retina tembelliği olarak da isimlendirilen bu hastalıkta, retina yavaş bir şekilde incelir, hücrelerin fonksiyonu bozulur. Genel olarak loş ortamlarda ya da gece görme kaybı ile başlar. Bu hastalığın maalesef tedavisi yoktur ve hastalık büyük oranda körlükle tamamlanır.